Kapadokya mutfağı da en az diğer bölgelerimizin mutfak kültürü kadar çeşitlidir ve kendine özgü tarifler, uygulamalar barındırmaktadır.
Nevşehir mutfak kültürü aslında yerel( Türkmen, Rum ve Ermeni), saray ve mübadil(göçmen) mutfağı olarak üçe ayrılabilir.
Şehrin nüfusunu arttırmak amacıyla Malatya civarındaki konar göçer Türkmen aşiretler, yeni şehre yerleştirildi. Bu sayede Türkmen mutfağından bazı gelenek ve yemekler edinildi.
Booking.com
Osmanlı Sarayı’ndaki Bolu’lu aşçıları herkes bilir. Oysa Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasına kadar Nevşehirliler Matbah-ı Amire’de (Saray Mutfağı) hakimdi. Sarayda edinilen beceri ve deneyimler ilin muftağına da yansıdı. ( Pekmezli ayva dolması, Bitirgen(kayısı) yahnisi vb. yemekler) 1840’lara kadar Osmanlı Muftağı’ında domates ve domates salçası bilinmez ve kullanılmazdı. Bu yüzden et yemekleri kuş üzümü, kayısı, erik, ayva gibi meyvelerle aromalandırılırdı.
1924’de gerçekleşen Türk-Yunan Nüfus Mübadelesi ile Balkanlar’dan(Özellikle Yunanistan’dan) gelen Müslümanlar bölgeye yerleştirilmiş, bunun sonucunda da bölgede bazı kasaba ve yerleşimlerde bu yeni mutfak kültürü baskın olmuştur.(Koripopareni, Kapama, Fasulnik, Hedik, Ekşimayalı ekmek vb)
Bugün bile bu kasabalarda yaşayanlar, 21 Mart’ı (Eski Türkler’de yılbaşı) eski yeme içme kültürüne uygun olarak karşılarlar.( Yumurta Boyama, Hedik)